Category Archives: tertip

nasıl mezun olunur?

Pandemi, okulların kapalılığı, LGS (lise giriş sınavı) ertesinde oğlum ortaokuldan kızım liseden AYNI GÜN mezun oldu.

Okulun “tören için 300 lira alacağız, kep ve cüppe sizde kalacak” teklifine “ikisi aynı beden zaten, tek kep tek cüppe yeter, olacağını söyleyin” şeklinde pazarlık ederek ikisini 400’e bağladım. Napcaz bir ya da iki cüppeyi evde zaten? Seneye mezun olan birine mi devretsem?

Akabinde son dakkada “erkekler beyaz gömlek giyecek” şeklinde kıyafet kodu geldi. Yahu evde beyaz gömlek ne arar? Acilen gece yarısı LCW sipariş verildi, ertesi gün öğleden sonra mağazadan teslim alınacak şekilde halledildi. İki ayak bir pabuca sığdı ama gel bana sor..

Tören gerçekten sade ve kaliteliydi bak ona sözüm yok. Sancak da bizim kız tarafından taşındı, ağladım heyecandan . Çok güzeldi. “Senden daha güzel” ve kız kardeşimin deyimiyle “cheddar gibi her yere yakışan” Karayip korsanları ezgileriyle mezuniyet törenleri gerçekleşti.

Şimdi ilk defa çocuk mezun edeceklere öneriler:

telefonu birine verin o çeksin siz olayı yaşayın ve iki elle ALKIŞLAYIN çocuğunuzu.

yanınıza bir mavi ikea çantası alın. suyu, şalı, mendili, yedek babeti, kepi cüppesi bir kucak eşyayla gezilmez kokteyllerde. çantayı bir yere (sandalyenizin altına) park edersiniz : iki eliniz boş mis gibi takılırsınız.

evet yanınıza yedek babet ya da spor ayakkabı alın. kızın da sizin de topukludan ayağınız şişip iflas ettiğinde eve sürünmeden dönebilirsiniz böylece.

Kızınız etek giyecekse sahnede yürümeyi, oturup kalkmayı prova edin; bütün günleri pantolon/eşofman/taytla geçtiğinden zarif bir etek adabını unutmuş hepsi, bacakları uzatan mı istersin, yayılan mı, ayırıp gevşeyen mi…

mezuniyet iskemlelerinin arkasına birer dosya/poşet iliştirmek lazım. sertifikalar, diploma ruloları, ödüller vb alındıktan sonra elleri kolları doldu mu sana? her ayağa kalkan yere bıraktı elindekini..

okuldan bu işlerde görev alan herkese ayrı ayrı teşekkür etmeden oradan ayrılmayın. bildiğin angarya ve altından kalkması çok zor bir iş.

yarın okulların bir kısmı açılıyor, cümleten hayırlı başarılar annecim, çok seviyorum çok gurur duyuyorum sizinle.

İpek

Reklam

Yorum bırakın

Filed under çocuk, OKUL, tertip

Bulasik makinesi icin pratik bir fikir

Kendime ikinci bir kasik-catal sepeti aldim. 

Bulasiklari makineye hazirlarken sepeti de dolduruyorum evyenin kucuk gozunde. 

Ilk sepet yikamaya girince ikinciyi koyup doldurmaya başlıyorum.  Ilki makineden cikip icindekiler yerlesene kadar doluyor zaten. 

Iki bulasik makinesi lazim aslinda. Burdan cikar, kullan, oburune diz. Arada dolaba kaldırma safhasini elimine etmek….

2 Yorum

Filed under ev işi, icatlar, severim paylasirim, tertip

Yeni yil temiz yil..

Anneanneden kalan bir aliskanlik. “Yeni yila nasil girersen oyle gider” inanciyla bildigin bayram temizliği yapmak..
Öyle ince temizlik nesilden nesile sönümlendi aslinda. Benim yeni yil temizlik bağım; rutin aylık/3aylik/6aylik/yillik yenileme ve tazelenme operasyonlarimin tombul bir başlangıç noktası olmasıyla özelleşiyor.

image

Deli titiz biri degilim. Olayim bu:  Yillik değişim stoklari ortaya cikti. Eksikler alindi. Eskiler atıldı.

🔰Diş fircalari 15 gunde bir kaynatilmakla beraber, iki ayda bir yenilenir. (Misafir fircasi mutlaka bulundurulur)
🔰Bulasik sungeri arada makineye atılarak aylik,
🔰vileda ucu arada makineye atilarak üç aylik,
🔰mutfak ve banyo fircalari üç ayda bir,
🔰supurge torbasi ve kurutma mk suzgeci doldukca,
🔰cekmece/dolap/buzdolabi ortuleri altı ayda,
🔰Kurutmanin rezistansi aylik,
Degisir/yıkanır/bakima girer/yenilenir.
🔰🔰🔰🔰Yilbasinda dokuz ayin çarşambasi bir araya gelir toptan bi tazelenirim.

Haftasonu da kendime bir bakim cekeyim hele..

2 Yorum

Filed under alışveriş işleri, ev işi, severim paylasirim, tertip

Gunun ipucu

Lastikli çarşafı severim. Pek kullanislidir.
Normal carsaf da elastik ozellikli olmadigindan karton gibi durur, onu da severim.
Normal carsafi,uyaninca agzi yuzu bir yana gitmis bulmamak icin lastikli carsaf gibi sererim.
Nasil?
Iki kosesini dugumlerim.

image

Basucuna getiririm düğümleri, serdim mi def gibi gergin carsafim olur.

2 Yorum

Filed under ev işi, icatlar, severim paylasirim, tertip

Bayram temizligi

Yazinin ve ziyaretin kisasi makbul.
Kurban bayraminizi kutlar, bu bayram elimdeki bir baska kitabi size de paylasmak isterim. Azımızı çoğa sayın. Bugünkü kitabımız bir kitapsever okuruma hediye gidecek.

wpid-picsart_09-24-08.53.37.jpg

“Hayatı sadeleştirmek icin Derle,Topla,Rahatla” tam benlik bir kitap. Ocd duzeyi tertipsever, çoraplari bile alfabetik sirada bir kadin olarak zaten konuya aşinayim. Ama japon bir hanimin bu konuyu bir işe cevirmesi enteresan geldi. Bir de ciltli,şirazeli kitaplara pek tavımdır. Aldim.
Biriktirip bekletmeyi o kadar sevmem ki, recycle icin o kadar fanatiğim ki #freecycleistanbul benim canım cigerim oldu yillardir. Atarim veririm,dagitirim,bazen sahibinden.com’da  satarim bile… Öyle böyle değil.

Yine de,kadin usta çıktı. 😆😆😆😆

wpid-picsart_09-24-08.28.44.jpg

Ilk resim giysi dolabimin alti. Erittim yariya dusurdum. Ikincisi oglumun dolap içi duzenleyicileri.. ne cok şeyi kisalip kuculmus.. iyi oldu.
Ayakkabiligi döktüm.. Bir daha giyilmeyecekleri,kuculenleri, “ay tamirciye gotureyim yaptirtayim” diye beklettigim iflah olmaz harabeleri ayikladim. Bir suru de BOŞ kutu çıktı! Raflarda yer tutan salak kutular…
Iki cop poseti dolusu giysi ve giyilir durumda ayakkabilar bagislanmak icin ayrildi. Iki uc tertemiz parca bir sonraki sahibine ayrildi(*). Iki uc parca satisa kondu. Gerisi copun yanına birakilacak.
Oda oda, dolap dolap bu ev derlenip toplanip rahatlayacak.

Kitapsever okurumun yaziyi sosyal medya hesabinda paylasmasi yeterli…
“Katildim” yazin ben de kontrol edip kitabinizi paketleyeyim.
Olur da birden fazla okur talip olursa,adil bir cekilis yapariz.

(*) bu devir teslim konusunu bir sonraki yazida okuyabilirsiniz.

6 Yorum

Filed under ev işi, kitaplar, tertip

Mutfak karolarım bile ütülüdür cicim

Bir sürü olay bir araya geldi ve ben yine bir Tarantino senaryosu tadında anlatacağım olanı biteni. Evvela Secce Bacım‘ın pasak yarışmasına hiç katılmadım bu güne kadar, niye? A-acaip tertipli olduğumdan.. Evimde ütülenmedik karo da kalmadığı için bu seferkine katılmakta bir mahzur görmüyorum. En yaratıcı, en faaliyetperver, en jüri özel ödülünü kapmam an meselesi. Gözler tertip görsün!

Olaylar şeyle gelişti… Yerlisi yabancısı bi ton blog sahibi anne yavruları ile yaratıcı faaliyetlere akmaktalardı. Pinterest senin, insstegrem benim her mecrada poz poz resim görmekten gına gelince, “ben kralını yaparım” diyerek kolları sıvadım. Sıvamadım. Uzun kollu giymem zaten. Neyse. Ne zamandır içimden geçen Pastel boyaları karmançormanlama etkinliğine hazırlandım.

(Ben lanetolası diyeyim siz anlayın tabiri) pasteller halıda iz bırakan, tırnak diplerine giren, sayfalarca boyasan da renksel açıdan insanı tatmin etmeyen garip ve yağlı bir sanat malzemesidir. Kutuyu açar açmaz kağıtları soyulmakta, kendileri en az nohut büyüklüğünde 4-5 parçaya bölünüp, yarım saat önce gıpgıcır çıktıkları kutuya asla tertibiyle tekrar girmemekte çok üstün başarılar gösterirler. Evet sevmiyorum pastel.

Fekat birikiyor pastel. Kutularca pasteller, parça pinçik kırık renk pütürleri olarak kalem kutularının, kalemliklerin diplerinde birikiyorlar. Sinsi sinsi bekliyorlar. Pisler.

Evvel zaman içinde bir de baktım ki yabancı kadınların DoItYourself sitelerinde bu püsür pastelleri eritip adam gibi tekrar kalıplanması tarif edilmekte. Aaa ne güzel. Sabun yapar gibi. Sabun yapmadım ama işte öyle birşey ne var ki?

Gittim pasta malzemecisinden silikon kalıp aldım. (Güya tasarruf edeceğim eski pastelleri tazeleyip kullanıma alacağım ya aklım sıra… Fekat ya tutarsa? Bütün apartmanın çocuklarını eve toplamışım, bütün anaların nemli gözleri eşliğinde her birinin pastel kırıklarını şahane şekillendirip ellerine tutuşturuyorum hayalimde…Ta ra na namm)

Araştırma taraştırma yaptım. işi çözdüm. Pekala da yaparım…

Pasteller minik minik kırılacak; TAMAM!

IMG-20150128-WA0024

Birbirine yakın renkler beraberce kalıba alınacak; TAMAM!

Fırında yahut mikrodalgada eritilecek; TAMAM!

Ilınınca kalıptan çıkarılacak; TAMAM!

Şunların güzelliğine bakar mısınız? Harika oldular.. Keşke pasteller hep böyle ebrulî, böyle şekilli satılsa…

20150128_231957

20150128_232005

20150128_232014

20150128_232021

20150128_232033

ve zurnanın zırt dediği yer…

ben kalıbı camın önüne, denizliğe koyayım da gecenin bu vakti hızlı soğusun, sonucu anında göreyim istedim.

Saat geç oldu neticede, sabaha kadar beklemeyeyim dedim.

Amerikan ev kadını filmde epıl payını camın önüne kor ya, ben de camı açtım, kaynar halde sıvı pastel dolu kalıbı altındaki tepsicikle berabeeer lambırlonk diye bir devril üstüme..

Ne t-shirt kaldı ne terlik, her yer battı. Hem de ne batma….

20150128_222655

20150128_222619 20150128_222628 20150128_222638 20150128_222648

Kalıpla tepsiyi gelin ettim(*). 
20150128_222711

Namussuz pastel zaten leş gibi kokuyor, pastel dumanına epeyce maruz kaldım. Sirke denedim çıkmadı, alkol denedim çıkmadı. Önce spatulayla kazıdım hepsini. Sonra fön makinesi tutup ısıttım, biraz ısınınca gevşedi, kağıt havluyla sildim.. Sıvaştı. Oooooh. Süper. 

Gittim ne zamandır kullanılmayan Tchibo buharlı temizleyiciyi getirdim, kurdum, buhar tuttum. Buhar nemli olunca, o nem fayansın soğuğuna deyince, yoğuştu.. Anca ıslatmış oldum pisliği, hiç bir faydası olmadı.

Söylene sokrana kalktım ütüyü getirdim.

Starbucks’ın kalın kağıt torbasına soktum, bir yandan ütüledim karoları bir yandan kağıt havluyla eriyenleri sildim. Bir saat kırkbeş dakika ütü yaptım. 1 m2 alan ütüledim. Biraz yüzüne bakılır hale geldi mutfak zemini.

Al sana faaliyet. Al sana pastel. Eline yüzüne bulaştırmak deyimini bizzat yaşadım. Neyse, canım sağolsun! Bir daha deneyeceğim ve bu sefer harika olacak.

(*) Gelin etmek: eşkiliufaksözlük başlığından taşıdım: 

büyük bir davet verilir,akraba eş dost yemekler yenir. sofra toplanır, çay suyu koyulur. evde genc kiz yeni gelin kim varsa hemencecik bulaşığı yıkar kurular yerli yerine dizerler.
üst baş batıracak, suyu yerlere dökülebilecek büyük tepsiler ve kazanlar ise şöyle bir sıyrıldıktan sonra balkona yığılır. ertesi günü ya da hemen o gece misafirin ardından evin hanımı kızı bunları yıkar çıkarır.

15 Yorum

Filed under çocuk, severim paylasirim, tertip

Ham ham evham, bagajı dolu arabam

Yazıya girmeden önce bilinmesi elzem bazı veriler:

 

80’ler çocuğu iseniz bilirsiniz bir MacGyver’imiz vardı..

On parmağında yüz marifet, çakı çakmak ayna tarak ne varsa birbirine ekleştirir icabında bomba icabında telsiz yapar kendisini ve yanındakileri ne hikmetse her hafta her hafta bulaştıkları türlü beladan bir damla kan akıtmadan kurtarırdı. Mucize gibi adamdı. Eli yüzü düzgün ve becerikli olmasının yanı sıra zeki de bi abiydi, pek hayrandık bir dönem..

Bir de elbette, Cevat Kelle. yerli kameraman. co-pilot. Herşey ve herhangi bir şey bulunduran yancı. Sinan Bengier’in çok iyi canlandırdığı bir Levent Kırca karakteri..

 

 

Bu ikisini bilmeden bundan sonrasına ne kadar hakim olabilirsiniz bilmem.

—–

Bir de anı. Kankam sordu “neden kedi almıyorsun?”

“e tatile filan çıkarsak kim bakacak hayvana, kıyamam”

“e neden tatile çıkmıyorsun?????”

—–

 

Biraz evhamlı mıyım, huysuz muyum, kuruntu mu ediyorum bilmiyorum. Bazı konularda aşırı takıntılı davranışlarım var. Her şeye hazırlıklı olmayı seviyorum. Geçen yıllar boyunca yaşadıklarımdan “ah ulan tam şu anda bi xxxxx olsaydı” dediğim şeyleri not alırım kafama. Sonra da onu bulundururum. Tecrübelerime göre bir kere ihtiyaç olunca kesinkes bir daha oluyor.

Arabanın bagaj çantasını geçenlerde yılsonu nedeniyle eve çıkardım,bir elden geçirip güncelledim. Bagajda taşıdığım çantamın içeriği aynen şöyle:

20141208_093036

Sırasıyla

1- Mühim eşyalar iç çantası

2- Battaniye

3- Büyük boy çöp poşeti

4- Bere (beresiz çıkılmış günler oldu.. dondum)

5- Bir adet hırka

6- Bir adet daha küçük hırka (üzerlerine bir şey almadan çıktıkları ve eve geç döndüğümüz günler için)

7- Buz kazıyıcı

8- Eldiven (iğrenç şeyler tutmak zorunda kaldığım oldu. iyi ki bulundurmuşum)

9- Terlik (acil durumlarda hayat kurtardı. yalınayak kalmaktan iyi..)

10- Diş Macunu

11- Orta boy t-shirt (çocuklar için)

12- Dağcı Karabinası (eve tek elde on poşet çıkartmak için)

13- Buyuk boy t-shirt(üzerimizi değişmemiz gerekirse)

14- Manyetolu El Feneri

15- Arabanın evrakları

16- Dev boy yağmurluk

17- Kedi maması (sokak kedilerini gördüğümüz yerde besleriz)

18- Reflektörlü yelek.. (acil durumda gör ve görül)

19- Tebeşir seti (bir tane bulundurmak şart zaten trafik kuralları gereği)

20- Buz kazıyıcı 2 (bunu unutup koymuşum :) )

 

20 kalem malzeme vardı bu çantada. Bayağı azalttım sadeleştirdim (%25 çıktı) sonra da tekrar bagaja teptim.

Mini çantanın içeriği kabaca şöyle:

20141208_0934532

20 kalem malzeme de bunun içinde var ki, bilmiyorum açıklama gerekir mi…

 

Evet işte benim ta içimdeki evham müdürü böyle diyor.

Gün gelir lazım olur atın bagajda bulunsun kardeş.

 

 

Kendime not.. İlkyardım çantası içeriği ile Tatil çantası içeriğini de paylaşayım

9 Yorum

Filed under araba, güvenli hayat, severim paylasirim, tertip

Karabina Karambita!

Yabancıların bir deyimi vardır, “when the going gets tough, tough gets going..”
“işler sarpa sarınca, sarp tipler kolları sıvar” “zor günlerde zorlu kişi yolunu bulur” gibi çevirebilirim. İş başa düşünce netten aldığım bir fikri hayata geçirdim.
Bagaja bir adet karabina attım. Dağcıların kullandığı çengelli iğne kılıklı şey var ya, o..

Market dönüşü elli tane poşeti taşımak için bana yardım ediyor.

Kendi icadım led döşenmiş bagajım :)

 

Poşet taşıyan karabinayı taşıyan ben. (üç parmakla on poşeti taşımam mümkün)

 

1 Yorum

Filed under alışveriş işleri, araba, icatlar, internet, severim paylasirim, tertip

Bu kız bize çekmemiş baba ;)

Kızım daha minicikken, mini m&m’leri ısırarak ikiye bölüp yiyordu. Rahmetli babam bunu görünce güldü “bu bizden değil” dedi. Biz genelde avuçla yeriz oncacık şeyleri. (*)

Babam da ben de efsanevi tertip düzen insanlarıyızdır, çoraplarım alfabetik sıradadır çekmecede diyeyim de siz anlayın.

Kitaplarımız, kitaplıklarımız hele.. Cıncık gibidir.

Kızın kitaplığını dört beş ayda bir düzenliyorum, sonra anında karmaşa hüküm sürmeye başlıyor. Yaz başı diye yazlıkları çıkardım, kitapları düzenledim, ayıkladım, yaş seviyesine göre çıkarılacakları verilecekleri seçtim. Yarından itibaren de peyderpey oyuncaklara girişeceğim. Oynanmayacaklar dağıtılacak, verilecek, satılacak..Ne çok saçmasapanlıklar birikiyor evde, ne çok şişmanlıyor evimiz…

 

kitaplar

Bakalım bu seferki düzenleme ne kadar dayanacak?

 

İlk seferde çıkan oyuncakları da Freecycle’la verdim. Oh!

Birikinti oyuncaklar

Birikinti oyuncaklar

oyuncaks

 

 

(*) Rahmetli babamın da dedemin de pek sevdikleri fıkradır, babalar günü vesilesi, harika birer baba olan ikisini de tekrar rahmetle anıyorum.

Bektaşi bir bağda, ceviz ağacının altında, yanını vermiş yatıyor, bir yandan da üzüm yiyormuş. Ama ne yemek. Salkımı ağzına sokuyor, hoooop çekip bir tek sapını çıkarıyormuş..

Bağ bekçisi “erenler” demiş, “tane tane yesene”

“o dediğin elma-armut” demiş bektaşi.

“aman efendim olur mu, onlar dilim dilim yenir”

“o dediğin kavun-karpuz”

 

:))

 

Yorum bırakın

Filed under alışveriş işleri, çocuk, ev işi, freecycle, kitaplar, severim paylasirim, tertip

Taç-mahal sorunlarına çözüm 1-C

1-A ve 1-B‘den sonra bu da değerli arkadaşım Besa’nın çözümü.

PVC boru. evet, mükemmel fikir.. kendi sözleri ve resimleri ile:

“geçen gün bijuteride gördüm bunu. gerçi orada bir dolaba monte edilmişti ve üç sıra boru vardı. ben bunu tesisatçıdan aldım:)) satıcı çok güldü ne yapacağımı duyunca:)) kalın, pimaş bir boru aldım. dışını defter kabıyla kapladım. şimdi amacım kocama bu boru üstüne iki delik açtırıp iple bağlayarak bir yere asmak

şimdi aklıma geldi yazmak:) bu mereti kurdelayla bağlayıp cadının kapı koluna astım ben. sağlam oldu. bugüne kadar hiç düşmedi”

 


tac tutucu 2

 

3tac tutucu 1

 

Yorum bırakın

Filed under çocuk, icatlar, severim paylasirim, tertip