Sinirliyim blog. Sus dinle çarpmıyayım ağzına.
Hazirandan beri rapor için sekiz oldum…Oğlumun okulda başarılı (orta seviye) olması için Disleksi, DEHA, Öğrenme Güçlüğü kıvır ve de zıvır için bir özel eğitim merkezinde ders alması gerekiyor. Özel eğitim merkezleri de ders saatine 70 TELE istiyor. “Rapor al, gel bedava” diyor.. Bu durumda ipekag de gidip güzide yeni ve koskocaman Marmara Üniversitesi Pendik Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden 182 marifetiyle randevu alıyor. İlgili randevu Haziran’ın başına. Güzel.
Çocuk psikiyartisti ile görüşüyoruz. Oğluma bazı testler yapıyor. Saat çizdirip, bir adet cümleyi yazmasını istiyor. Kısa sorularla bilgi alıyor ve bir sonraki test için bizi arayacaklarına dair bir bilgi verip bizi yolluyor.
Temmuz başına kadar kimse aramadığından kendim gidip soruyorum. Hemen o hafta için randevu ayarlıyorum. Bu testimiz wisc-r denilen kaba tabirle zeka testi. Bu test mayısta yapıldı zaten ve teşhisi konuldu. Ama ve lakin, dosyada dursun maksatlı test tekrarlanıyor (sonucun sağlıklı olup olmadığını tam bilemiyorum, 6 aydan evvel tekrarlanmaz diye biliyorum ben, çocuk soruları hatırlıyor olmalı).
Psikolog hanım bir saatin sonunda bizi geri psikiyatriste gönderiyor. Sonuçları hemen vermediğini, raporunu bir hafta içinde dosyaya ekleyeceğini, sonrası için psikiyatristimizin tekrar muayene etmesi gerektiğini söylüyor. Psikiyatristimiz (çok da efendi bir insan bayağı da gözüm tuttu aslında.. hayır benim rahmetli babam da nöro-psikiyatri uzmanıydı, olsa burda, hallolacak bütün sorunlar ama.. Emr-i hak yani) yeni bir randevu veriyor: Temmuz sonu.
Değerli günlerimiz geçiyor. Temmuz sonunda gidip görüşüyoruz. Dosya da yok ortada, rapor da. Bilgisyarda biryerlerde kayıtlıdır eminim. Niye gittik bilmiyorum. Gördük birbirimizi sadece. Bana söylediği tek şey: Test sonucuna göre evet çok zeki. Evet performans ile sözel arasında 30 puanlık fark var. Demek ki neymiş? Özel öğrenme güçlüğü (bizim durumda disleksi) varmış sonuca göre.
He babo. Bizim de mayıstan beridir, ilk vizkar testten beridir, ilkokul birden beridir bildiğimiz bu. Teşhisle geldik zaten. Ee? Şimdi nolcak?
Yine haber bekleyecekmişiz. İkinci bir test için arayıp randevu vereceklermiş. Sıraya girmişiz.
E gün geçti, okul açılacak, bir tek ders alabilmiş değil oğlum? (benim faaliyetlerim dışında yani) İki ay boşa mı geçti? 3. sınıf kasırga gibi yaklaşmakta…
“acil notu alıyorum”
Peki hocam. Döndük dikiz aynamıza baka baka.
Kimse aramadı. BU defa araya torpil koydum. Oldu Eylül..Bi arkadaş gitti randevuyu kopardı. Haftaya Cuma günü 11’de.
Psikolog oturttu teste 1-1,5 saat konuştular mı ne yaptılarsa artık.. Karanlık, penceresiz ve hatta resimsiz dört duvar, havasız daracık oda. Bir masa iki sandalye zor alıyor. Daha büyük kilerler asansörler gördüm ben. Sandalye de, erişkin sandalyesi; oğlanın fiziksel olarak rahatsız olduğunu biliyorum ama yapacak bir şeyim yok, rapor ilazım.. Neyse.
“annesi gel”
geldim.
Test sonucuna göre evet özel öğrenme güçlüğü olabilirmiş.
Yıkıldım.
Saatlerim günlerim geçti.
Raporu alabilmek için kurula girmeden önce bu testin sonucuna ihtiyaç var. O sonuç iki haftada çıkarmış. Fekat bayram giriyormuş araya. EEEEE??
E’si Ekimde bi randevum daha var.
———————————————————————–
Bak kardeşim. Benim elimde teşhis var mı? Var. Veren de uzman doktor mu? Uzman doktor. Ver geçici rapor, ön rapor.. Ertesi gün dersler başlasın çocuk ilerlesin. Kurul Raporu için de bir yandan uğraşsın anası babası.
Üç ay içinde kurul raporunu teslim etmezse şu kadar dersin parasını ödesin ilgili kişi. NİYE BEKLİYORUM BEN??????????????
Kim özel eğitim merkezinden beleş ders alma meraklısı olabilir ki?
Prosedür çoooook uzun kardeşler. Çok.
Sinirlendim.
Ha, bu var ya, sulu nimetmiş. Başka yerde her test başka hastanede her muayene bambaşka bir hastanede sonuçlar ebesinin polikliniğinde diyorlar. sinirliyim hala.
Çok,çok geçmiş olsun …ve Allah kolaylık versin :(şu prosedürler,şu formaliteler yok mu !!?Doktor kapılarında yıllarca sürünmüş ve el ülkelerinde %75 alıp da kendi ülkemde %40’lık rapor alamayan biri olarak,seni öyle iyi anlıyorum kii..Oysa sakatlığıma sebep olan da kabiliyetsiz bir doktorun ta kendisi…İnşallah halledersiniz de her şey yoluna girer.
BeğenBeğen
Umarım..Cümlemize kolay gelsin bacım
BeğenBeğen
Vay anasını ya 😑
BeğenBeğen
Sevgili Ipek
Bu yollardan gecmis bir Anne olarak sana “this shall pass too” diyesim geldi
Anlattigin surec Amerikada da benzer ilerliyor ustelik burda torpil felan yok
Ben 3 yil terapi arti ozel ders aldirdim kendi kesemden
Simdi kizim 17 yasinda gayet basarili bir lise ogrencisi
Eminim boyle gayretli bir annesi varken senin oglunda orta okulda bu sorunlari geride birakip tam potansiyeline kavusmus olacak
Bendeki kaynaklar ingilizce
Ama pek cok visual memory egzersizi yaptigimizi hatirliyorum
Sebebini arastirdilarmi?
Benim kizin disleksik davranislarinin goz kaslarinin davranisiyla ilgisi cikmisti
“Convergence insufficiency”
Bu sorununu terapiyle duzelttikten sonra disleksia ile ilgili cabalar hizla sonuc vermeye basladi
Allah yardimciniz olsun
BeğenBeğen
Ah Seabell yorumun o kadar değerli ki…
İnşallah o günlere ulaşırım ben de.. paylaşabileceğin her şeye razıyım inan. sebep filan araştıran yok henüz. sadece zaten bilinen şeyi bana söyleyip duruyorlar: oğlunuzda özel öğrenim güçlüğü var.
dediğin durumu araştıracağım. visual memory de çalışırız ne olacak?
çok teşekkürler
öp kızını.
cansın
BeğenBeğen
neyse ki sen güçlü ve kararlısın.Ya senin kadar eğitimli, güçlü olmayan annelerin çocukları.Devletin çocukları tarayıp bulması ve özel ilgilenmesi gerekmez mi acaba? Okuyamıyor diye gerizekalı muamelesi gören ne çok çocuk vardır diye düşündüm yazını okurken:(
BeğenLiked by 1 kişi
devlet okulunda öğretmen iteleyip başından atmaya çalışıyor değerli dostum Öykücü..
hiperaktif, öğrenme güçlüğü olan, dalgın ya da disleksik.. konu ne olursa olsun “normal” sınıf öğrencisi değilse, öğretmen bir anda biber gibi yakıyor veliyi.
o çocuk sınıftan alınsın diye, başından atmak “benden atlasın nerde patlarsa patlasın” kaygısıyla çırpınıyor.
diğer velilerin kulağına akıtıyor zehirini..
dikkatle dinlersen sizin sınıfta da duyarsın…
illa ki vardır bir “nazar boncuğu” yaramaz velet.
“Mehmet çok şeker çocuk, çok seviyorum canım benim.. maşallah.. ama yani nasıl desem.. yanlış anlamayın Fatma hanım bütün çocuklarımı çok seviyorum ben. niye öğretmen oldum değil mi? hepsi değerli hepsi benim öğrencim. gece gündüz kendimi feda ediyorum ben. olsun. ederim. ama işte.. Ayşe hanımın oğlu, Mehmet oğlum biraz hiperaktif. maşallah zeka fışkırıyor çocuk ama.. işte sizin kızınızın dersi dinlemesine engel oluyor. sınıfın düzenini bozuyor, dikkatimi sürekli ona veriyorum. 40 dakikalık dersin 30 dakikası başında durmazsam bir kelime bile anlatamıyorum çocuklara. verimim düşüyor anlatabiliyor muyum? çok şeker çok. ama hiperaktif işte. bütün ilgimi ona vermesem olmaz ki. ama diğer çocuklarımın da okumaya yazmaya matematiğe, öğrenmeye ihtiyaçları var. gözümün içine bakıyor yavrular. ne yapayım ki Mehmetle ilgilenmem lazım hep. teog demiş miydim? yaa.. işte sınıfın düzeni bozuldu mu ders anlatamıyorum haliyle. belki annesiyle konuşsanız da sınıf mı değiştirse? özele mi aldırsalar ne yapsalar artık.. bilmiyorum. yoksa canım benim. hiç birakmam bana kalsa”
şeklinde..
sınıf 35 kişi zaten. bütün derste ilgiyi Mehmete veriyormuş öğretmen Zeynep de cahil kalmış, teog’dan başarısız olacak, üniversiteye giremeyecek. AAAA ne münasebet. ölürüm de izin vermem…
Ayşe hanım 34 kişilik veli kadrosu tarafından bir azarlanıyor..
bir mobbing o kadar olur.
öğretmen sınıfta “porblemli çocuk” sevmiyor canım.
devlet deme bana.
disleksikler özellikle yüksek IQ seviyesine sahip çok özel çocuklar.
ama …
aması var.
ki benim oğlum son derece “mild” bir disleksik. yavaş da olsa okuyor, çirkin de olsa yazıyor..
bayağı ağır vakalar var. ağlarsın.
çocuğa değil ha. maruz kaldığı muameleye…
anneler birbirine destek olarak el yordamıyla birşeyler yapmaya çalışıyor işte.
gerçekten fiziksel ya da zeka özürlü çocuk annelerine hele.. Allah kolaylık versin.
katlandıkları, katlanmak zorunda kaldıkları ayrıştırmaya, dışlanmaya.
Eşitlik, özgürlük, kardeşlik.. herkes için.
zor
oldurabileceğimiz kadar işte..
BeğenBeğen
Devlet okulu dediler mi saçlarım diken diken oluyor… 1 yılda 3 okul 4 öğretmen değiştiren bir veli olarak o mobingler nasıl çalışır çok iyi bilirim …
BeğenBeğen
:((
BeğenBeğen