Bir şeyi para verip almak ya da yolda bulmak sorun değil. Malıma sahip çıkarım, son damlasına kadar da kullanmadan atmam. Böyle yetiştirildim. Rahmetli babam ’40 doğumlu. İkinci Cihan Harbinin her zorluğunun yaşandığı ülkede zorluk içinde büyümüşler. Küçüleni kardeşinin giydiği, gaz lambasında ders çalışıldığı,iç çamaşırını annenin diktiği bir hayat. Herşeyin değerini de kıymetini de bilen bir nesil onlar.
70’lerde doğup 80’lerde büyümüş biri olarak Oscar Wilde’ın “Sinik” (cynic) tanımını anlayabiliyorum. Herşeyin fiyatını bilen ama hiç bir şeyin değerini bilmeyen. Çevrem 90’larda hoppalacık zengin olan, kullan-at kuşağının orta yaş sayıldığı bir çevre. Ve bunalıyorum.. Onların çocukları iyice deli. Ne mal kıymeti biliyorlar ne de dünyadan haberleri var. Neyse.
Freecycle sayesinde zaten hiç atmıyorum artık. Veriyorum.
Bu tüp sıkacağı mesela, pek beğendiğim bir şeydir. Diş macunlarımızı son damlasına kadar kullandırır..
İki numarada bu turuncu edevat var. Yine tüp içeriğini sıkarak güzel kullanılmasını sağlıyor.
İlaçlar, her tür kremler için elzem..
Aluminyum tüpleri kvırıra kıvıra kullanırım…
Tchibo’dan aldığım bu ikili set şampuan ve duş jeli gibi ürünlerde çok ideal oldu. Banyoda her an kullanıma hazır..
Tüp olmayan ambalajları ters çevirir iyice akmalarını sağlarım. Varsayalım eeeeen dibi kaldı. Keserim ortadan, sıyırırım.
Yeter mi? Yetmez.. Kaçan çorapları, yırtılanları da bir zahmet yamar kullanımda tutarım.
Bu benim çorap yumurtam.
Bu da çorap yamayan milyarder örneği…
Aza tamah etmeyen çoğu bulamaz kanka.