Duymamış olabilirsiniz. Disleksi.
Umarım duymamışsınızdır. Ne işiniz olur böyle yunanca kelimelerle. Öğrenememek anlamında.
Özellikle okumayı öğrenememek. Sayıları ve harfleri. Renkleri ve sağını-solunu.
Düpedüz aptallık işte. Lan sağın samsak, solun sovan neyini anlamıyorsun?
Anlamıyorum. Normali bu benim için.
Şöyle ifade edeyim. Senin “d” gördüğünü ben “b” olarak algılıyorum cınım. Tersi de olabiliyor. Yapabileceğim bir şey yok. Komik filan da değil. Şu cümleyi bir oku bence:
“Dir derber bir derdere gel berader dir derder bükkanı açalım bemiş.”
şifre gibi..
ha bu iyi diyorsan “u” ile “n” de karışıyor biliyor musun? p ile g.. y ile h..
“Dir derber dir derbere pel berader dir derder bnkkauı acalım bemiş”
şimdi nasıl?
Disleksisi olanlar, disleksikler çoğunlukla üstün zekalı insanlar. Başlığı bu yüzden “eksik değil” diye attım, çünkü fazlası var. Arayın bakın.. En bilinen örneklerden biri Einstein biri Edison. O kadar güzel bir şey ki aslında, “keşke disleksim olsa” diyebilirsiniz.
“Bildiğin geri zekalı, mal bu çocuk, daha okumayı sökemedi” diye okuldan atılan dahiler var.
Bunların biri bizim evde.Oğlum. Sevinsen bir türlü dövünsen bir türlü.
Teşhis kesin.
Muhtemelen bende de var. Bu konuya ayrı bir bölüm ayırıp başımızdan geçenleri yazacağım.
Tanınması ve farkında olunması gereken bir şey disleksi. Bir kusur değil. “Azıcık zorlasan, biraz daha çalışsan öğrenirsin aslında” değil. “Büyüyünce geçer” değil. Bu, bu kadar.