Don lastiği gibi sünen bir maceranın bir sonraki bölümünü yazmak üzere huzurlarınızdayım. Kısaca hatırlayalım: Oğlum ilkokul 3’te ve geçen dönem öğretmeni ile rehberlik servisi disleksisi konusunda bizi uyardı. Disleksi bazı harfleri karıştırma ve okuyup yazamama ile ilgili bir durum. Bir hastalık değil, “geçmiş olsun” denmez. Rapor alabilirse özel eğitim merkezinden ücretsiz olarak haftada iki ders eğitim alacak ve okulda da bazı ek hakları olacak.
İnsanlarda genel algı, “rapor çıkartmak ileride çocuğun hayatında olumsuzluklara neden olabilir” (askere gidemez, kamuda çalışamaz) yönünde ve birbirlerini dolduruyorlar yalan yanlış bildikleriyle…
Yanlış bilgi:
Rapor “Çocuğun geleceğini engeller”
Ailede düşünce ” [%20 zihinsel engellidir] yazıyor ben bunu çocuğuma nasıl yaparım, zehir gibi akıllı… Allah korusun özürlü değil bir şey değil. O yüzden rapor alıp da damgalatmayalım” yönünde. Böylece kendi imkanlarıyla birşeyler başarmaya çalışıyor aileler (ANNELER) ve hem yetersiz kalıyor hem de yıprandıklarına, azap çektiklerine deymiyor.
Doğrusu:
Yanlış bilgi:
Çocuk disleksik, yani eşittir gerizekalı.
Doğrusu:
Tam tersi en kötü disleksik normalin üst sınırında.. Geneli üstün zekalı.. Beynin bir artısı bu. “Keşke benim çocuğum da dislektik olsa” dedirtecek bir artı hem de… Maşallah demek lazım sanıyorum.
Yanlış bilgi:
Disleksikler biraz gayret etseler güzelce yazabilirler, ne var bunda hepimizin yazısı çirkindi, çalıştık inci gibi düzelttik. Gıcığına okumuyor/ Tembellikten hep/ gözü bozuk da ondan/ sana şımarıyor, iki tokat at bak eşşek gibi yazar.
Doğrusu:
Disleksi göz rengi gibi, doğuştan. Bağırıp dövünce değişmez. “baba” yerine “dada” yazar. “daba” bile yazabilir. Aradaki farkı anlamıyor. Sen nasıl bunu anlamıyorsan o da anlamıyor. Onun için ikisi de aynı. Dokunarak renkleri anlayabilir misin? Öyle düşün.
Yanlış bilgi:
Rapor olacak da ne olacak? Okulda özel sınıf mı açacaklar? Öğretmen mi tutacaklar? Bura devlet okulu kardeşim öyle icatlar istemeziz.
Doğrusu:
Biraz garip gelebilir ama insanların hatta çocukların bazı temel hakları var. Evet var. Hatta bazı kişilerin daha da fazla hakları var. Siz bilmiyor olabilirsiniz. Disleksik çocukların hem hukuki hem de okul için hakları ve ayrıcalıkları var..
Disleksik çocuklar konuya hakim olmalarına rağmen yazılıda soruyu okuyamadıklarından/yazmayı yetiştiremediklerinden/ okunaksız yazdıklarından hak etmedikleri kadar düşük notlar alırlar. Bunun sonucunda kendilerini başarısız hissederler, akranları arasında aşağılanırlar, bu da büyük bir dezavantaj olur.
Özel Eğitim Merkezinde haftada iki saat özel ders alma hakları var.
Okuldaki ya da teogdur üniversite sınavıdır, genel sınavlarda okutman isteme hakları var.
Ek süre isteme hakları var. (ek süre verildiğinde notları %70 artıyor..)
Bir de okul özel de olsa devlet de olsa Bireyselleştirilmiş Eğitim Programı (BEP) alma hakları var. {araştırın!}
Disleksik öğrencisi olan öğretmenlere:
Yasal Hakları hatırlatın
Bunu beğen:
Beğen Yükleniyor...
İlgili
O kadar bilgilendirici olmuş ki!
BeğenLiked by 1 kişi
Selamlar, Disleksi ile ilgili yazıları rastgele okurken sizin bloğunuza rastladım.
2015 te 3. sınıfta ise çocuğunuz şimdi orta öğretimde. umarım çabalarınız sonuç vermiştir ve yaşadığı sorunla baş etmeyi öğrenmiştir.
Sizdeki bu araştırmacı ruh Disleksi ile savaşta da çok yol kat etmenizi sağlamıştır.
Ben uzun yıllardır Disleksi sorunu yaşayan çocuklarla çalışan bir özel eğitim öğretmeniyim. Olaya bakısınızı çok beğendim. Her şey gönlünüzce olsun
Sevgiyle Kalın…
BeğenBeğen
Değerli öğretmenim.. yorumunuz benim ve diğer blog ziyaretçisi anneler için çok değerli. Çok teşekkür ederim..
Şimdi 6. sınıfta küçük bey. Oldukça gelişme kaydetti.
Rapor sayesinde okul “öncelikli olmayan” derslerde üzerine düşmüyor. Eksiği kalan yerlerde ek ders veriyorlar. Her sınavında bir okutman giriyor ve sorularını okuyor. Eğer test değilse cevaplarını yazmasına yardım ediyor.
Fen derslerinde özellikle başarılı.. Türkçe’de mesela, bir kaç kez örnek verip tekrarlattığımda yerleşiyor kafasına ve unutmuyor.. (yapım ekleri, zamirler, sıfatların türleri…)
matematikte sınıf ortalamasının altında. bunun nedeni bende de diskalkuli olması ve yeterince destek olamamam.
:)
seneye arayı kapatacağımızdan eminim.
hobisinin resim yapmak ve stop-motion filmler çekmek olduğunu farkettik. şimdi kendi küçük masasında kendi stüdyosu var ve cep telefonuyla filmler çekiyor.. geleceğin yönetmeni belki de…
özel çocuklar bunlar ve öğretmenleri içlerindeki ışığı gördükten sonra asla yanlız bırakmıyorlar. eğitim sistemini düzeltecek/özelleştirecek olan da benimki gibi çocuklar bence..
kendilerini zamanla buluyorlar ve bize düşen seçimlerini desteklemek. giderek kolaylaşıyor hayat.
tekrar teşekkür ederim. kolay gelsin.
BeğenBeğen