Tag Archives: şecere

Arap Amcanın öyküsü…

Herkesin Mısır’da bilmediği bir halası olması ve ölüp tüm mirasını kendisine bırakması ile ilgili bir fantazisi vardır herhalde. Benim de bir Arap amcam var. Miras filan bırakmadı, arap kanunları mirasın ülke dışına çıkmasına izin vermezmiş, ama hikaye bile bir efsane.

Aile ağacı / şecere çok sevdiğim bir konudur. Hiç birini tanımam ama kendi ailemin tarihini kurcalamayı severim. Evlendim eşimin tarafı da eklendi oh listeler uzadı. Bugün burada yazdıklarım bana anlatılanlardan aklımda kalanlar. Ne yazık kı artık doğrulatma şansım da yok. Masal gibi okuyun.

Bugünkü mevzu meşhur Arap Amca.

Şekil şu:

Konunun başlangıcı Dedemin dedesine gidiyor. 5 kuşak evvel.

5Büyük dede

4dedemin babası

3dedem (annemin babası)

2annem

1ben

Dedemin dedesi İsmail bey, rivayete göre ’93 harbinde yapılan mübadele (nüfus değişimi) sırasında ailesini toplayıp taşıyabildikleri ile Bosna’dan Türkiye’ye göçmüş ve çocuklarına yemin ettirmiş “geri dönüp mal mülk aramayacaksınız” . Adamın doğum yeri ve yılından başka bir şey bilmiyoruz. 1878/1879 gibi gelmiş olmaları lazım. Çocuklarından biri askeri okula gidip subay olmuş. (4= Mehmet Haki bey).

Bu bey öyle böyle çapkın değilmiş. Her limanda bir sevgili gibi, görevli gittiği her şehirde bir hanım almış kendine. Mevzuat müsait tabii. Kaydı kuydu mu var? Görevli gittiği her yerde bir Türk zabiti olarak bir ilişkisi olmuş olabilir.

Hobi olarak kartal besleyen bir adamdan bahsediyoruz. Evin bahçesinde bir takım ciğeri havada sallar “GEEH” diye bağırırmış; evcilleştirdiği kartalı gelir, kaparmış elinden. Karizma tavan.

Kendisi zamanında Arabistan’da bir yere tayin edilmiş. Koca yarımadanın neresine gitmiş bilmiyorum. Orada da evlenmiş tabii. Bu evliliğinden bir oğlu olmuş. Sonra dönmüş ülkeye, burada resmi evliliği var, iki oğlu bir kızı olmuş. Ortanca oğlan benim dedem Abdullah bey oluyor.

Aradan zaman geçmiş çapkın dede rahat durmamış, “ben annenizi boşayıp başka kadın alacağım” da demiş ama babasının izinden giden iki subay oğul izin vermemişler. Adam da çekip gitmiş diğer kadınla yaşamaya başlamış.

Bu arada Arabistan’daki oğul İsmail büyümüş, epey de zengin olmuş, Sıdıka hanımla evlenmiş.. Bir gün kalkıp “Türkiye’ye gidelim, babamı görüp elini öpelim” diye yola düşmüş. Nerden nasıl bulduysa bulmuş babasını. Dedemler şaşırmış tabii ama babasının yanında, dizinin dibinde yerde oturan, bir kelime Türkçe bilmeyen bu büyük erkek kardeşlerine ve hanımına da bir şey diyememişler. İsmail efendi bir hafta kalıp geri dönmüş.

Derken derken vakti dolan büyük dede hastalanmış. Arap amca da, tesadüf, aynı dönemde “gideyim babamı göreyim” demiş yine Türkiye’deymiş. Kapısına vardığında babasını ölüm döşeğinde buluyor. Diğer iki oğlu yetişemeden çapkın dede son nefesini arap hanımdan olan oğlunun kollarında veriyor.

(Yıllar sonra kız kardeş hacca gitti ve abisini buldu. Yine tek kelime Türkçe bilmeden anlaşmışlar.)

Dönelim aile ağacı/şecereye. Uzun zamandır my Heritage sitesine üyeyim, ailemden aklıma gelen herkesi ekledim. İşin ilginç tarafı zaman zaman farklı kullanıcılar aynı kişiyi ekliyor, o zaman da bana haber geliyor. Mesela A kişisi benim ağacımda yenge onun ağacında hala olarak gözükmekte. Uzak akrabalarımı görüyorum online olarak . Bi ara genetik test yaptırasım geldi ama ondan güvenlik kaygısıyla vaz geçtim.

Kendi aile ağacımı görmek çok güzel. Bütün dünya ile akrabayım !

Yorum bırakın

Filed under aile, araştırdım, severim paylasirim