hayatımın dizisi Two and a half Men olabilir.
sorun şu ki ben bu yaşa gelince Charlie olacaktım. Bertha olmuş olduğumdan şüpheleniyorum :(
******
Bir zamanlar, diyelim otuz yıl önce, 80’lerde, E.T.’yi okudum.
Benim için büyük bir zevkti. Bunun yanısıra, hayatımı çok etkilediğini düşünüyorum. Mesela, E.T.’yi bulduklarında, eve çekebilmek için yere M&M çikolataları dizmişti Elliot. E.T.’de teker teker toplayıp yiyerek eve girip ev halkına karışmıştı.. Uzuuun yıllar boyunca M&M nedir merak ettim. İçin için yandım. Derken 90’ların sonunda bi arkadaşın Amerika’ya gitmesi gerekti, işyerinden bütün arkadaşlara sordu “ne istersiniz?” diye. Usulen ilk ağızda “canının sağlığı” desek de, herkes içinden geçen ne varsa istedi. Bendeniz de rica ettim bana EmEnEm her ne ise bulup gelmesi ile ilgili.. Çocuk tamam dedi gitti. Döndü ama ne dönüş. Gülüyor. Bildiğimiz bonibonmuş meğer.. Almış gelmiş hem çikolata hem fıstıklısından.. Bir de promosyon oyuncağını getirmiş.. Ama ne sevindim be… Ha, bu arada ben ilk M&M çikolatamı yediğim hafta bütün bakkalarda marketlerde satılmaya başladı M&M hınzırı….. Olsun.
Kitabı o kadar sevdim ki, kafamdaki imaj bozulmasın diye filmini izlemedim.
Bir süre sonra okuduğum bir kitapta Oreo adı geçti. Geç geç bitmedi hatta. Kitabın adını şu an hatırlamıyorum, yıllardır Oreo nedir merak ediyorum ama çaktırmıyorum. Geçen sene nihayet Google’dan baktım cinsini gördüm. Sonra tuhaf bir tesadüfle bir paketine sahip oldum. Sonra gözüm döndü, netten, sahibinden/gittigidiyordan almaya başladım. Bu güzel şeyin burada da, her köşebaşında olmasını çok arzu ediyorum ey blog okuru.. Ne yapsam ???

