Deyimler ve Atasözleri – Ömer Asım Aksoy

Bugün bir kıyamettir koptu.
İlk ve orta dereceli okullara Atasözleri ve Deyimler kitabı olarak önerilen bu kitapta
“Kız onbeşinde, ya erde gerek ya yerde” atasözü yer aldığı için feysbuk ve tivitir çalkalandı.. “Bu deyimleri silelim, kitaplardan çıkaralım” diyen diyene..

Ömer Asım Aksoy’u oturun bi araştırın. Kimdir nedir, ne yazmıştır..

Ben buraya kendi yazdıklarımı yazacağım, kısa özet geçiyorum, durumu olmayanlar da okusun diye :

* kızlar bu “ata”sözleri kitabı.
100-200 yıl evvel atalarımızın zamanında bu işler böyleydi, artık değil.
yengem amcamla 16 yaşında evlenmiş. 50 yıl önce.
eşimin teyze kızlarının ikisi de 17 yaşında evlenmiş, anne babası imza atmışlar “izin veriyoruz” diye. bu da 80’lerde Samsun yani.

“atalarımızın ilginç sözleri varmış” deyip geçiniz.

* * * * * * * * * * * * *

* biz kendi yazarımıza, hazırlanmış en kapsamlı, en iyi atasözleri ve deyimler kitabımıza sahip çıkmazsak, meydan malesef N… gibilere ve saptırmalarına kalacak.

düşününce, kitabı alcaz da çocuk açıp A’dan Z’ye okuyacak mı? yoo. bir çok erişkin aşina değil Atasözlerine, Deyimlere, Dualara Beddualara.
Çoluk çocuk hiç sallamayacak. ödevi yapana kadar dayı diyecek kitaba, sonra yallah.

:((

* * * * * * * * * * * * *

* bu tip sansürlere karşıyım.
işimize gelmese de, tatsız olsa da bunlar GERÇEK atasözlerimiz. KÜL-TÜ-RÜ-MÜZ!
ve sahip çıkmak zorundayız.
bugün birazını kırpalım, yarın biraz daha gidiversin.. elimizde bir tek “damlaya damlaya göl olur” kalsın. aman ne cici.

olmaz hanımlar
A.’nin sinsi uygulamaları gibi.. aman türküde rakı geçiyor, yasak. aman tombul tombul memeler ne demek, aaaa ayıp laf, hop yasak…

Bu deyimler de atasözleri de türküler de bizim. Eski, vadesi dolmuş,manası kalmamış, bilen yok olabilir.
Türkü demişken, “halimeyi samanlıkta bastılar, şalvarını gül dalına astılar” ve “14 yaşında da nazife de hanım, kimlere aldanmış?” türkülerini ilk hatrıma gelenler olarak yazabilirim.

* * * * * * * * * * * * *

*Asla kabul edemem.
Bu benim dilimin zenginliği, kültürümün bir parçası. Sevmesem de, beğenmesem de var.
Yavaş yavaş kelimeleri, deyimleri kaybediyoruz zaten.
:(
Fazla milliyetçi olabilirim, kusura bakmayın.

* * * * * * * * * * * * *

*
Xxxx’cığım, ömür ortalaması 45-50 olduğu yıllar.
“Yaş 70 iş bitmiş” “40’ından sonra saz çalanı teneşir paklar” deyimlerinin geçerli olduğu yıllar.
İnanılır gibi değil ama öyle..

o gözle bak lütfen. bu deyimler ve atasözleri vardı. kullanılmaya kullanılmaya iki nesilde “hiç duyulmamış” hale geldiler.

Ömer Asım Aksoy’un çalışması çok etraflıca yapılmış bir çalışma, Türkçe için bir eser değerinde..

Nasreddin Hoca’nın “gerçek” fıkralarını görsen ne yaparsın bilmem?

* * * * * * * * * * * * *

* Atasözleri GÜNCEL şeyler değildir. Bu kitap bütün atasözlerini derleyen, az çok da açıklamalarını yazan bir kitap.
klasik Türk atasözü işte.

Bu kafanın aynısı masalları da sansürlüyordu bir ara. yok kırmızı başlıklı kızı ve nineyi kurt yemesinmiş, çocuklar yanlış etkilenirmişmiş, dolaba saklanmışlarmış..

Bu kadar, lise mezunu insanın ne Ömer Asım Aksoy’u ne de deyimler ve atasözleri (ve diğer) kitaplarını hiç duymamış, birden twittera düşünce ilk defa görmüş olmasından elem duyuyorum.

Bilmem “fahrenheit 451” bir şey ifade edecek mi size?????

3 Yorum

Filed under kültür, kitaplar

3 responses to “Deyimler ve Atasözleri – Ömer Asım Aksoy

  1. nurel

    maili okumadan önce tam da aynısını düşünüyordum. çok haklısın

    Beğen

  2. İnkılap yayınevi’nin facebook aracılığı ile paylaştığı mesaj:
    http://www.inkilap.com/duyuru-pg13.html
    KAMUOYUNUN DİKKATİNE;

    Türk Dil Kurumu tarafından ilk defa 1965 yılında, daha sonra, 1988 yılından itibaren İnkılâp Kitabevi tarafından yayımlanmaya devam edilen Atasözleri Sözlüğü’ne dair sosyal medyada yayılan spekülasyonları üzülerek takip etmekteyiz. Üzerine spekülasyonlar yaratılarak eleştirilere maruz kalan eser, Türkiye’nin en değerli dilbilimcilerinden Ömer Asım Aksoy’un kaleme aldığı bir SÖZLÜKTÜR. Sözlükler yaşayan dili belgeler, tarihi kayıtların oluşturulmasına yardım eder. Onaylamaz, yargılamaz, taraf tutmaz, olumlamaz. Sözlükler nesnel eserlerdir.
    Sözlükler derleyicilerinin, dilbilimcilerin, yayıncıların görüşlerini yansıtmazlar. Yansıtması da düşünülemez. Atasözleri, TDK Türkçe Sözlük’e göre şöyle tanımlanır: Uzun deneme ve gözlemlere dayanarak söylenmiş ve halka mal olmuş öğüt verici söz.
    Buradan da anlaşıldığı üzere tekrar etme gereği duyuyoruz: Bahsi geçen sözlük, 1927’den bu yana Türk kültür dünyasına sayısız eser kazandırmış inkılâp Kitabevi’nin ya da sözlüğü hazırlayan Sayın Ömer Asım Aksoy’un kişisel görüşlerini hiçbir şekilde yansıtmaz, yansıtması da düşünülemez.
    1941–1976 tarihleri arasında Türk Dil Kurumu’nun yönetim kurulu üyeliğini de yapmış önemli bir dilbilimci olan Saygıdeğer Ömer Asım Aksoy, bir dilbilimciye yakışır biçimde tarafsızca atasözlerimizi ve deyimlerimizi derlemiş, hangi anlamlarda kullanıldıklarını eserinde belirtmiştir.
    1993 yılında aramızdan ayrılan Sayın Ömer Asım Aksoy, söz konusu eserin Giriş Bölümü’nde, bugünleri ve olası tartışmaları öngördüğünü gösterircesine, o zamandan bugüne cevap vermiş ve şöyle yazmıştır:
    “Halk arasında kullanılan sövgü sözleri ile açık saçık ve edep dışı sözler de konumuzla ilgilidir. Bunların kimisi deyim ya da atasözü niteliğinde zekice bulunmuş, güzel örgülü sanat ürünleridir. Ancak, kitaplara geçirilip geçirilmemeleri zaman zaman tartışma konusu olmuştur. Dilde var oldukları yadsınamayan bu sözlerin kitaplara geçirilmesini doğru bulmayanlar, bir ahlak titizliği göstermekte, özellikle bunları okuyacak çocukları düşünmektedirler. Kitaplara geçirilmesini savunanlar ise: ‘bilimde ayıp ve utanma olmaz. Bunları kitaplara geçirmemek bilimdışı davranıştır. Dil gerçeği gizlenmemelidir. Biz istediğimiz kadar gizleyelim; o, yayılıp söylenmek akımından öteki sözlerimizden beri kalmıyor’ demektedirler. Her iki görüşü de anlayışla karşılamak gerekir.” (Ömer Asım Aksoy, Atasözleri Sözlüğü 1, Sayfa 55)
    İnkılâp Kitabevi 1927 yılından bu yana temel insan hak ve özgürlüklerine riayet eden, ilkeli ve saygın bir yayıncılık politikasını bugüne taşıyan bir yayınevidir. İnsanları etnik köken, din, mezhep farklılığı, cinsiyet ayrımı ve farklı politik tercihlerine göre sınıflandıran bir yayıncılık politikamız hiçbir zaman olmamıştır, olmayacaktır.
    Bu konuda yayınevimiz adına tüm hukuki haklarımızı koruyacağımızı ve tazminat haklarımızı saklı tuttuğumuzu, kamuoyuna, okurlarımıza ve Sayın Basın Mensupları’na beyan ederiz.

    İnkılâp Kitabevi

    Sayın Ömer Asım Aksoy’un vârisleri olan Esin Aksoy ve Süha Şevket Aksoy’un konuyla ilgili açıklaması aşağıdaki gibidir:

    Babamız Ömer Asım Aksoy’un Atasözleri Sözlüğü ilk kez 1965 yılında dönemin Türk Dil Kurumu tarafından yayımlanmıştır ve birçok kuşağın başvuru kitabı olmuştur, olmaktadır. Kitap, adı üstünde bir sözlüktür, bir dilbilim çalışmasıdır. Cinsiyetçi ve ırkçı atasözlerinin, deyimlerin varoluşu hiçbir şekilde Ömer Asım Aksoy’un hayata ve insanlara karşı duruşunu yansıtmamaktadır. Önemli olan tarihimiz ve kültürümüzdeki karanlıkların su yüzüne çıkartılmasıdır. Bunun yolu klasikleşmiş dilbilim çalışmalarında tahrifat yapmak değil, tarihi ve kültürel belleğimizdeki cinsiyetçi ve ırkçı içeriklerle hesaplaşmaktır.
    SAYGIYLA DUYURULUR.
    Esin Aksoy
    Süha Şevket Aksoy

    Beğen

Yorum bırakın